Selam sevgili okur, ben geldim. Hayli yoğun bir dönemin ardından yine karşındayım. Halletmem gereken işleri hallettim, yazmam gerekenleri yazdım ve yazmaya devam ediyorum, vize tarihlerim belli oldu ve ne yazık ki tahminimden erken, haliyle derslerimi yetiştirmeye çalışıyorum ve elbette oğlumu görmeye de gideceğim. Teknik olarak daha rutin ve yavaş geçmesi beklenen hayatımın bu dönemi aksiyon içinde geçiyor, düşün yazı yazacak zaman bulamıyorum, o derece. Evet, ben de şaşkınım ama durum bu.
Arada kafayı çevirip memlekette olan bitene baktıkça da hayretlerden hayretlere düşüyorum. 26 suçtan kaydı olanlar ortada dolaşıyormuş hatta polisin belindeki silahı alıp polis öldürüyormuş mesela. Hem üzüldüm hem okurken kafam yandı. Böyle bir şey nasıl olabilir? Böyle bir insansı ne sebeple dışarda? Millet “tivit” atsa evine sabaha karşı operasyon düzenleyip ters kelepçeyle toplatıyorlar, çocuk tacizinden silahlı gaspa kadar 26 suç kaydı olan biri nasıl ortalıkta fink atıyor? Enteresan cidden.
Sonra P.Siddy olayı. Adam resmen yeni bir Epstein vakası çıktı iyi mi? Instagram’da Hollywood Yüzleri diye bir hesap var. Editörünü Nevşin utube kanalına konuk aldı, oradan izleyebilirsiniz. Öyle komple teorisi falan değil ciddi ciddi neler olmuş yahu?
Bu arada elbette Müge’ye bakmayı ihmal etmiyorum ve cinayetler cinayetleri kovalıyor. Bizim memlekette boşanma veya ayrılma unutulmuş sanıyorum, ilişkiyi bitirmeye karar veren taraflardan biri diğerini yalnız veya sevgilisiyle birlikte öldürüyor. Neden ayrılmıyorlar onu da anlayamadım. Millet birbirini böcek zehirler gibi zehirliyor. Bir de varoşundan doktoruna çok geniş bir yelpazeden bahsediyorum onu söyleyeyim. En okumuşundan parmak basanına bir cinnet hali ve bir seksçilik. Seksizim. Var mı böyle bir kelime? Bu ekonomik koşullarda bu parasızlık bu libidonun suyu nerden geliyor arkadaş? Ne yiyip içiyorsunuz? İşsiz güçsüzlükten mi acaba diyorum. Sıkılacağımıza sevişelim hem ışıkları kapatıyoruz az elektrik yakar gibi bişi mi? Yorgun değil misiniz siz?
Şöyle bir haberlere bakmak tüm dünyanın nasıl bir tımarhaneye dönüştüğünü görmek için yeterli. İsrail uzaktan çağrı cihazlarını patlatıyor, ABD seçimlerini Trump alacak gibi duruyor, bizde veliler okul temizliyor, bir takım insanlar (burada) aracıyla giderken sağa sola rastgele ateş ediyor. Normal bir insan evladı gibi hayat yaşayabilmek için bir hayli zengin olmak gerekiyor, herkes birbirine çok öfkeli sürekli kavga çıkıyor ve her zamanki gibi en büyük zararı yine sokak hayvanları görüyor.
Geçen Sarhan’la dışardayız, söyleniyor bir şeylere (yazmayayım şimdi neye olduğunu) o söylenince fark ettim ben durumu. Öyle soyutlamışım kendimi bulunduğum ortamdan. Görmüyorum. O kadar kendimi ayıkladım, kendi işime gücüme bakıyorum. Yolda giderken biri bir şey soruyor sağırmışım gibi davranıyorum. Çoğu zaman Türkçe konuşulsa dahi anlamıyor gibi davranıyorum, kapalı da olsa kulağıma kulaklık takıyorum, çoğunlukla insanlarla göz kontağı kurmamak için renkli camlı numaralı gözlük kullanıyorum. O zaman duymuyor veya görmüyor gibi yapmak daha kolay oluyor. Hayattan kendimi soyutladım kendi küçük dünyamda yaşıyorum ve bu sebeple yazı konusu bulmak da kolay olmuyor. Yokum çünkü ben. Kendi ailemle, kedimle, işimle gücümle, kahvemle kendi küçük dünyamdayım.
Yapabilirsen yap sevgili okur. Bu delilik geçene kadar böyle bekleyelim. Çünkü geçecek herhalde, öyle düşünüyorum.
Güzel bir hafta diliyorum.
Xxx
Not: Yazılarımla yeni tanışanlar için bu not (bu notu zaman zaman ekliyorum araya mecburen). Ben yazılarımı konuşma diliyle yazıyorum. Bu çok uzun yıllardır bu şekilde. Newsweek Türkiye’de köşe yazıyordum orada da böyleydi, Hürriyet’te yazıyordum orada da böyleydi, hep böyle oldu. Bu yeni bir durum değil siz benim yazılarımı yeni okumaya başladınız sadece. Bu sebeple “yapıcam değil yapacağım” diye bana düzeltme göndermekle uğraşmayınız, o benim için yaklaşık 20 senedir “yapıcam”.
DÜZENLİ OLARAK KÖŞE YAZILARIMI TAKİP EDEBİLMEK VE YAZI ARŞİVİM İÇİN:
www.mehtaperelarsivyazilari.wordpress.com
Bu adreslere de eliniz alışsın, favorilerinize kaydedin hatta, siteler çöküyor, server’lar kapanıyor, yazılımlara bug giriyor, sonuçta internette yazdığımızdan adresler kapanabiliyor. Sonra aramayın nerde bu kadın diye, ben her pazartesi üstteki üç mehtap’lı adreste yazılarımı güncelliyorum)