Çirkin kadın vardır!

Çirkin kadın yoktur, kendine bakmayı bilmeyen kadın vardır. Bu bize söylenen en büyük yalanlardan biri. Ve bu yalan “Olsun da çamurdan olsun” zihniyetindeki adamların eseri. Çirkin kadın bal gibi vardır ve çok da tehlikelidir. Çirkin kadın çirkin olduğunun farkındadır. Bu yüzden kendini başka bir alanda göstermesi gerektiğini bilir çünkü tüm kadınlar gibi zekidir. Önünde iki […]

O kadın “gelirken ekmek al” dedi mi kocasına?

Yaşadığımız kasabanın tek şeritli ara yoluna girmemle, ayağımı yavaşça gazdan çekiyorum. Dışarısı serin ama yine de penceremi açıyorum. Sonbahara ait masumiyet tenime dokunsun, saçlarımı sevsin… Az sonra, sol tarafta kütüphaneyi göreceğim. Bu kasabaya ilk geldiğimde –çok seveceğimi tahmin ettiği için belki- belki de bana dost olsun diye, taze kocamın bana ilk gösterdiği yere. Bugün hala […]

Rakı şişesinde balık olmak!

Ben önden açıklamamı yapayım da sevgili okur, sonradan kafalarda soru işareti kalmasın. Ben kıskanç değilim ve kıskançlıktan hoşlanmam. Mesela kıskanıldığında mutlu olan kadınlar vardır ya hani; “Beni seviyoooo” modeli. Hiç işim olmaz! Bilakis, kıskanılmak beni rahatsız eden bir şey. Neden? Çünkü ben zaten frapan, kırmızı ruj, mini etek, diz üstü çizme modeli bir kadın değilim […]

Yazar klasiği, bayram yazısı…

Büyüme emarelerinden biri de komşuluk yapmayı becerebilmek bence. Daha önce “komşu” dan anladığın annenin yaptığı mis gibi börekleri, elmalı pudra şekerli kurabiyeleri, odana kapanıp Guns and Roses eşliğinde yemekken; büyümek, elmalı kurabiyeyi yapan kişi olmak demek. Ben büyüdüm, tatlı yapmak konusuna da fena değilim ama komşuluk ilişkilerim zayıf biraz. Ve hayır, çalıştığım için değil. Psikopatım […]

Gılmanlar kime hizmet edecek?

“Genç oğlanların etrafımda dans etmesi benim de hakkım değil mi anne?” Üç ayrı jenerasyon kadınının bir arada olması hep eğlenceli bulduğum bir durum oldu. Özellikle bu üç jenerasyon ananem, annem ve ben olunca çok garip bir durum ortaya çıkıyor. Biz de şöyle bir doğumsal problem söz konusu; üçümüzde de “Tanrı Sendromu” var! Her şeyin en […]

Bir yere de hadisesiz git be kadın

Sabaha karşı saat: 04:00 Pınar (Reyhan) Pınar Eslek ve ben aramızda mesajlaşıyoruz. “Kalktın mı? Uyandın mı? Kalk!” Ankara’ya gidiyoruz sabahın köründe çünkü erken saat’te Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile toplantımız var. Konu prematüre bebeklerin annelerinin daha fazla doğum izni kullanmasına dair başlattığımız www.annemiistiyorum.com kampanyası. Tüm imzalar basılmış, annemi istiyorum logolu t-shirt ve yaka kartları hazırlanmış, […]

Mavi diye deniz mi sandın?

Cumartesi günü gazetede bir haber okudum ve nihayet beyin ölümüm gerçekleşti. Artık siz sağ ben selamet. Zaten cezai ehliyetim yoktu ancak kafatasımın içinde hayatta kalmayı başarmış bir parça lobu da gazetenin üzerinde bırakmamla hep hayalini kurduğum durum gerçek oldu. Artık gerçekten, hiç kimse beni yazdıklarımdan ve söylediklerimden sorumlu tutamaz. Çünkü ben yokum aslında! Bir ilaç […]

Hayatım berbat bir fıkra gibi

Hayatım çok kötü yazılmış bir Laz fıkrası ve bir de asla fıkra anlatamayan biri tarafından anlatılması gibi. İnanılmaz, rahatsız edici ve dinlemek bile bir müddet sonra utandırmaya başlayabilir sizi. Bu arada fıkra sevmem, ne okumayı, ne dinlemeyi ne de anlatmayı. Yazıya neden bir fıkra analojisi ile girdiğimi bilmiyorum yani… Aslında sadece şöyle de anlatılabilir durum; […]

Her yere yetişmeye çalışırken soluksuz

Babam der ki; “İnsanın ters gitmeye görsün işi, zerde yerken kırılır dişi!” Sedef “Bahtsız bedeviyi deve üstünde…” der. Her iki anlatım da doğru. Korkunç stresli geçen üç hafta ve yarı deli gezdiğim perşembenin ardından, cuma akşam eve geldiğimde aklımdan geçen şöyleydi: “Bu hafta sonu ya hamam ya kapalı havuz. Belki masaj, şarap, peynir. Cumartesi-pazar kafa […]

Hayırdır? “masaj, masaj”

İnsanın kafayı boşaltmak, kendini toparlamak için yaptığı şeyler olmalı. Kimi hobi diyor bunlara kimi “kuantum bişeyleme” fark etmez, adı her neyse… Rahatlamak, kafaya format atmak, sakinleşmek için sevilen bir şey bulunmalı. Balık tutmak, maket uçak yapmak gibi yüksek oktanlı sabır isteyen işler bana göre değil. Bir keresinde denedim ve etrafımdaki herkes bana “balıklardan uzak dur” […]