Geçen hafta beni “kapıya koymakla” tehdit eden “koca insanının” ardından, bu hafta da annesi, beni kapıya yakın bir yere oturtmakla ilgili proje çalışmalarına başladı. Bu Erel ailesinde bir kapı travması var ben onu anladım. Küçükken hep birlikte kapı arasına parmak mı sıkıştırdılar ya da bir gün birlikte duruyorlardı ve bir kapı gelip üzerlerine mi düştü bilemiyorum. Bildiğim bu ailenin kapıyla bir meselesi var…
Annemler ve kayınvalidemler bize geldi, hep birlikte akşam yemeği yiyeceğiz. Masaya oturma anında;
Kayınvalidem: Mehtapcım sen şöyle otur istersen, kapıya yakın, rahat oturur kalkarsın servis yaparken.
Ben: Tabi ben otururum, siz buyurun hep birlikte önce
Annem: Servise ben yardım ederim! Mehtap sen geç şöyle!
Ben: Anne, sen otur şöyle ben yapıcam, otur sen
Kayınvalidem: Leyla Hanımcım biz şöyle bir kenara kurulalım, şöyle iki dünür yan yana bir oturalım, Mehtap hep ayakta zaten.
Ben: Tabi tabi
Annem: Meh-tapp! Otur şuraya!
Şimdi annemle durumumuz malum. Küçükken bana Ceyo atmakla başlayan ilişkimiz ben Ortaokul dönemlerime geldiğimde daha sado-mazo bir hal almıştı. Eskiden evlerde plastik çiçekler olurdu. Anneler bunları koltuk ve perdelerine uyacak tonlarda alır ve salonun ortasındaki sehpaya özenle yerleştirir, dönem dönem de sigara dumanından sararan çiçekleri yıkayarak tekrar “canlandırırlardı”. Bu çiçeklerin en önemli özelliği saplarının tel olmasıydı. Yeşil grapon kağıdıyla sarılı sapların içinden incecik ama sağlam teller geçerdi. Böylelikle siz çiçeğin sapını istediğiniz gibi eğip bükerek vazoda bir peyzaj çalışması yapabilir ama keseyim deseniz zor keserdiniz, öyle de sağlam olurlardı.
Ortaokul son sınıfta falanım, saçlarımı amonyak ve perhidrol kullanarak sarartmaya karar vermişim. Annem Melahat Teyzelerde kahvede. Ben hamam tasına doldurduğum kimyasalı gizliden kafamdan aşağıya döküyorum. Güzelce bekletiyorum, yıkıyorum ve ne göreyim. Sarı olması gereken saçlarım turuncu. Ve yapacak bir şey yok!
Annem: Bu ne hal! BU NE HAL?!?! Kızım sen salak mısın? Kafanda saç kalmayacak, kel kalacaksın, sen geri zekalı mısın?
“Teşhis” esnasında kendi kendine kurulan annem Ceyo’dan sonra yeni silahını o dönem buldu. Çiçekler! Vazodan çiçekleri ümüklerinden tuttuğu gibi çeker alır, çiçekli kısımlarında tutar, dallarıyla bacağıma, koluma artık Allah ne verdiyse… Bu esnada ben ciddi kaçardım evde ve manasız bir şekilde gülerek kaçmam da yardım etmezdi.
Ben: Ehehehe anne saçmalama ya, acıtıyo onlar
Annem: Buraya gel, aç kapıyı
Ben: Anne ama acıtıyo ya, sekiyo vurduğun yerde tek vuruşla çift darbe oluyor ehehe
Annem: AÇ KAPIYIIII!!!
Liseye geldiğimde çiçek sapı fayda etmez oldu. Haftanın en az üç günü okul müdürü tarafından “disipline aykırı” davranışlarım şikayet edilen annem çaresiz kaldı. Derslerim iyiydi aslında ama disiplin konusunda fenaydım cidden. Psikoloji dersinde Stephen King okumam, Coğrafya Hocasının kafasına ajanda atmam ya da alaturka kızlar tuvaletinin zeminine Zippo benzini döküp enstalasyon yapmam saygı görmüyordu. Bu dönem annemin bana şemsiyeyle taarruz düzenlemeye başladığı dönemdir. Ve annem hiçbir zaman çanta şemsiyesi kullanmadı, hep İngiliz usulü uzun şemsiye…
Ancak bana “çakmak” annemin tekelinde olduğundan başkası beni kapıya yakın oturtmaya kalkınca kadın “şemsiye mi, çiçek mi, Ceyo mu?” diye silah seçmeye başlıyor. Ve inanmayacaksınız, arayı benim bulmam gerekiyor…
Kayınvalidem: Leyla Hanımcım siz çok yorulmayın, oturun, Mehtap halleder
Annem: Zeliha Hanım! Siz şöyle oturun, Mehtap sen de otur! Herkes tabaklarını uzatsın!
Hani hapishane filmlerinde kafasında file yemek dağıtan insanlar olur. Özellikle püreyi kaşıktan tabağa geçirebilmek için hani böyle sert bir hareketle kaşığı tabağa vururlar ve sıradaki mahkum tabağını uzatır… Ya da Vietnam’da esir kampındasınızdır ve vücudunuza yapışmış sülükler vardır, pis bir yağmur yağıyordur. Tahta kabınızı çekik gözlü gardiyana uzatırsınız ve gardiyan bulamaçı “şapp” diye tabağınıza bırakıverir. Zaten azdır ama yine de kaşıktan zor ayrılır…
Annemin (evet hepimiz uslu bir şekilde oturmuştuk ve bir tek o ayaktaydı) tabaklarımıza vurduğu mis gibi tereyağlı patates püresi beni Rambo’lu günlerime döndürdü.
Hepimiz annemin istediği şekilde uslu uslu yemeğimizi yedik.
Karizma böyle bir şeydi ve evet deveden büyük fil vardı.
Ve o fil benim annemdi….
Ellerinden öp 🙂 Hatırlıyor musun, annenle ilk tanıştığımızda ben annenin senin annen olacak yaşta olmadığına kanaat getirerek kadıncağızın üstünden ileride bir noktaya bakarak, "hangisi annen? Annamadım? Hangisi?" gibi özlü sözler söyleyerek ancak 5 dakika sonra el sıkışmayı başarmıştım :)) Dünya şekeri, hanımefendi, zarif… ve sen yani… neyse. Olsun severim seni kuzu kadın 🙂
Anne işte kendi döver söver başkasının dil uzatmasına tahammül edemez ben bu genleri çok sevdim anneni tanımalıyım dur ben yarın adresini bulup gideyim azıcık seni anlatsa ben ona bin katarak herkese anlatsam aman allahım çok eylenceli :)))))
gayet net hatırlıyorum :)))) hiç annem gibi diil dimi :)) çok memnun olmuştu o da bu yorumuna yalnız 🙂
Az kaldı ha? Hayırlısı bitanem 🙂
bir file sahip olmak kendini dağ gibi hissettirir sanırım..o file artık ben fillik yapıyorum.. umarım kendini dağ gibi hissediyodur.. her zamanki gibi lezzetli bir yazııı.. tşklerr…
eflatun
hepimizin geleceği nokta orası. ve eminim kendini dağ gibi hissediyor arkadaşım. gönlün ferah olsun. kocaman öpüyorum ikinizi de 🙂
Ayyy süpermiş ya,Annelerimiz canlarımız biz e hiç kıyamazlar ,yaşımız kaç olursa olsun,Annene kocaman bir alkış canım,her yönden …:),seni bu yaşa getirene kadar kadıncığaz az uğraşmamış…..:),kayınvaldeyede iyi bir ders vermiş,öpüyorum canım …:),
( psikologlar boşuna çocukluğa inmiyorlarmış:)))))))))))))),ozamandan belliymiş asi,tuttuğunu koparan,kendi ayakları üstünde dimdik bir kadın olacağın canım benim )
EVET DEVEDEN BÜYÜK FİL VAR,VE O FİLİN ANNEN OLMASI ŞAHANE.ANALI KIZLI ÖMRÜNÜZ UZUN OLSUN,SEVGİYLE…
amin işallah aşkım :))) çok öpüyorum
Mehtap'cım sen benim hep favorimsin ama bu yazından sonra anneciğine daha da çok bayıldım, artık favorim annen :))). Bu nasıl bir şey bilmiyorum ama seni tanımadan çooookkk seviyorum…
Kendine çok iyi bak sen bize lazımsın:)))
Pınar ve iki kuzusu:)
canım beni,m,
pınar ve iki kuzusu :))) amma zaman oldu yaa valla, duygulandım bak şimdi :)))
Anne iste boyle olacak, kizimi asla kapinin yanina otutturmayacak alim Allahh ne olur olmaz. Anne yuregi gibi var mi mehtap,
Tabii o cicek saplari, semsiye ile vurduklari disinda, o kadarda olacak sende az uslu dursaymissin 🙂
Super bir yazi anneciginin ellerinden, yanaklarindan op benim icin.
Annem annem guzel annem keske yanimda olsaydi, onu cok cok ozluyorum. 🙁
canım benim, hepimiz bir gün toprak olucaz, evlatlarımıza iyi ana olalım en önemlisi o. çok öpüyorum aşkım
mehtap abla annenide çok merak ediyorum şöle bi resmini falan koysan bi ara:) kayınvalide hanımefendiye de selamlarımı ilet ne o kapı mapı höytletmesin beni şimdi:) seviyorum seni bebişim hemde çoookkk..yazın heramanki gibi muhteşem artık dile getirme gereği bile duymuyorum.öpüyorum çok çokk
canım benim ben de seni çok seviyorum :)) annem sevmez öyle ama yaşından genç gösterir valla :)))
O fillerden biride benim annem … beni asla başkasına paralatmaz , kırk yaşındayım çimdirmek sureti ile cezamı illa o verecek… Sanırım annelik hiiiiiç bitmiyor:)
Annelerimizde olmasa kim koruyacak, kollayacak bizi değil mi ama, Allah başımızdan eksik etmesin hiçbirimizin annesini. Sevgiler…
amin aşkım :))) çok öpüyorum
Anne işte kendi yer irdeler ama başkasının yavrusuna bir şey yapacağını hissederse pençelerini çıkarır annenle tanışmalıyım sonra anlattıklarına bin katıp burada yazmalıyım :)))
Harika tek ben kızıma kıyarım başkası kıyarsa aslan kesilirim diyor :DD cokk guzel bır yazı ellerıne gonlune yuregıne saglık sabah sabah cokkk guldumm… Annenide cokk sevdım.. sen gene cıceki terlıki semsiyeyle kurtulmuşsun ben yaramazlık yaptığımda kışın karda çıplak ayak, yazında hortumla dayak yerdim 😀 ne güzel günlerde öyle çok despottu annem.. babamda ona gore daha mulayımm bende babamın kızı bırsey yapsın annem babama kacardım kurtar dıye… hoytt demesı yeterdı babamın…. keske o gunlere donebılsek annelerımızın babalarımızın kıymetını bılelım… hazıran ayının 3. pazarı babalar gunu… benım babam yok ama ıkı abım var hedıyelerını hazırlamam lazımm… :DD
canımsın ya nesrinim
sizlerde canımsınız ıyıkı varsınız
sen benım canımsın kocaman öpüyorum senı bırtanem özlettirme kendini
oyy kıyamam cnm yaa:(
Evet ,Nesrincim bende babamı kaybedeli 8 sene oldu,koca çınar ağacı gibiydi,ama artık yok ,yaşarken kıymetini bilemiyoruz ki yaşarken büyüklerimizin, bizi evlendiremedi canım bababam,ondan sonra zaten hep bir yanım yarım kaldı,hüzünlendim yine babalar günü yaklaştıkça,ama allah sabrını veriyormuş ki,yoksa nasıl yaşanır bu hayat ,hep aynı acıyla…:((
Allah acıyı verırken sabrıda veriyor… Kıymetını yasarken bılmelı onları kaybettıkten sonra ne yaparsan yap hıc bırsey olmuyor…
aynen durum budur :))))
Canım, ellerine sağlık yine harika bir yazı olmuş.
Hangimiz uğramadık ki disiplin kurulu odalarına, hangimiz yemedik ki o köşe bile dönebilen Ceyoları kafamıza, popomuza.. Yine kendi kısa filmimi çektim senin yazında..
Sevgiler…
ceyo hayatımızda etkin rol oynuyo ya :)) onla büyüdük biz :)))
su ceyonun sana reklam vermesi şart :))) hiçbir marka insan hayatında bu kadar kalıcı bir hatıra olarak yer etmiş olamaz :))))
ayakta alkışlıyorum o güzeller güzeli anneciği yazıda tadından yenmez müthişlikte olmuş ellerine sağlık erel ailesinin kapı fantezisi kısmınada ayrıca bayıldım hööyytt dur bakimm sennn kısmında annenden aldığınıda öğrenmiş olduk helal olsun leyla teyzeme ellerinden öpüyorum:))
leyla teyzen bir alem insan valla :)) çok enteresan bir karakter inan bana :))))
aa yeni yazı gelmiş super:)))) aşkım senin baban gibi annen de super:)) ellerine kollarına sağlık annenin . kızı verdik gitti olayı eskidenmiş:)) kayınvalideye bile ezdirmemiş seni helal olsun:)) Sağlıkla sıhhatle anneni babanı hiç başından eksik etmesin Allah. (Amiiiinnn cümlemizin:)))
amiiin amiin aşkım benim
bu arada facebokkta paylaştım bakalım yorumlar ne yönde gelecek:))
;)) bebeğim benim
SÜPER VALLA KADIN VURMUŞ ELİNİ MASAYA KAYINVALDE KİŞSİNİN YÜZÜNÜ GÖRMEK İSTERDİM :)))
şaşkınlık ifadesi diyelim :)))
Bir tek annem olsun bana bişey olmaz… işte bu! 🙂 allah eksikliklerini göstermesin, kanatlarımız her kırıldığına kendi kanadının altına sorgusuz sualsiz alan, sarıp sarmalayan melekler onlar..
Saygı ve sevgiyle öperim ellerinden Leyla teyzeceğim 🙂
amin hayattakiler sağ olsun, vefaat etmişlerin mekanı cennet olsun aşkım
ben de annemin fil olmasını istiyorum!
İŞTE BU
Geceli gündüzlü çalıştığın bu işte inanılmaz başarılı olmuşsun daha bu bir kısmı olmasına rağmen mükemmel bir iş çıkarmışsın biz başaracağına inanıyorduk çok yoruldun yıprandın ama deydi gerçekten her şey olması gerekenden çok çok iyi olmuş. Biliyorum bunların yazılması gereken yer burası değil ama olsun malum benim adım gönül ne zaman nerede ne yapacağım belli olmaz cezai ehliyetim de yok onun için buraya içimden geleni yazacağım .Kum havuzundan beri takip ediyorum seni o zaman bu zaman sen hiç değişmedin duruşunu bozmadın değer verdiğin her şeye dört elle sarıldın yaptığın her işin hakkını verdin aramızda sevgi ilişki dışında hiç bir ilişki beklenti yoktu karşılık göz etmedik çıkar aramadık biz seni okuduk ve sadece seni okumakla mutlu olduk şimdi sen bu yeni boyutun da mutluysan bizde çok mutluyuz burada beraber omuz omuza olacağız. O kadar çok şey paylaştık ki hiç biri unutulmaz hiç yok sayılmaz hakkı yenilmez kaç yazar var ki gecenin 00:00 da okurunu arayacak bebeğim neyin var diyecek gece 2 de yazdığın mesaja tek gözü açık cevap verecek o gece senin sıkıntın kafasına takılacak sabaha kadar düşünecek sabah 07 de ne yaptın bebeğim aklım sende kaldı diyecek keyif doluyken aklına sen geleceksin ve konuşamadan kahkahalar atacak seni canı gibi evindeki balığı (Atahan) gibi sevecek özledim seni diyecek kaç yazar tanıyorsunuz ? Onurunu gururunu kalemini hiç ayaklar altına almadı ki o kalemi adamın gözüne ( 🙂 ) sokmasını da iyi bilir. herkesi tek tek düşünür DURU çok yoruluyor gece 3 lere 5 leer kadar elinden gelini yapıyor HANDAN işten ayrıldı çok üzüldüm ona ama ITIR da mükemmel çalışıyor top sende diyorum bir bakmışım işi halletmiş SELDA bütün gün dışarıda iş kovalıyor şimdi PINARımız da var diyor hepsini anlatıyor onları da çok içten seviyor ''BÜLENT BEY'' e karşı mahçup olmamak için deli gibi çalışan mükemmel bir insan haa bu arada ''BÜLENT '' demişken en zor gününde mehtaba yardımcı olan ve bizimle mehtap arasında köprü kuran zamanını bize ayıran ve bizi bir çatı altında toplayan sayın BÜLENT CUMHUR EROL beye de tüm okur arkadaşlar adına teşekkür eder minnetlerimizi sunarız İŞTE MEHTAP EREL HERKESİ DÜŞÜNÜR HERKESİ KONUŞUR HER İŞİ EN İYİ YAPAR sen böyle mükemmel olduktan sonra seninle ölüme gitmeyen adam değildir .yazıklarımı geri dönüp okumayacağım düzeltme yapmayacağım ilk aklıma gelen hissettiklerimi yazdım böylesi daha güzel
YENİ YUVAMIZ HEPİMİZE HAYIRLI OLSUN BİZ HOŞ BULDUK YA SİZ
off gonul ya eline sağlık hepimizim duygularını yazmışsın:)) Evet biz hoşbulduk peki ya siz:)))
OFFF GONULLL YAAA GENE DOKTURMUSSUN ELLERINE YUREGINE SAGLIK BASKA SOZEDE HACET YOK… ICIMIZDEN YUREGIMIZDEN GECENLERI BIR BIR YAZMISSIN SAGOLASIN HEPINIZI COK SEVIYORUM ….EVET VE BIZ HOSBULDUK YA SIZ 😀
off off bian eskilere gittimm..evet o çok farklı hepsinden.yüreğine sağlık gönül canımm..bunların üstüne tek kelime etmiyorum.helel sana yürü bee kim tutar senii..
BENDE HOŞBULDUM:)
Gönül çok fena oldum ya, ağzıma s*tınız bugün zaten, ağla ağla bu ne 🙂 bebeğim siz benim ailem oldunuz artık. benim de hatalarım oluydur zaman zaman yorgunluktan, uykusuzluktan, düşünememekten falan. ama aile böyle bişeydir zaten dimi 🙂 iyi günde kötü günde, acısıyla tatlısıyla. siz iyiki varsınız. biz iyiki bulduk birbirimizi. canım benim
gonul harika yazmissin, ben diger sayfada okudum, yuregine saglik, iyi ki mehtap seni tanimisiz,
🙂
BİZDE HOŞ BULDUKKKKKK….
Gnl yazdığına noktasına virgülüne katılıyorum bebeğim her zaman ki gibi harikasın seni çooook öpüyorum
Mehtap Hn. , biraz aradan sonra tekrar Merhaba..Evet annelerin kararlı ısrarları ve masayı vurmalarının en güzel örneği.Kızlarına kıyamıyorlar ama yaaa. 🙂 Benim ki de bir sürü insan varken bile, ben bulaşıkları temizlerim, sen makineye yerleştir ısrarlarını çok yapıyor..Hayır diyorum ben yaparım.Ama kazanan o oluyor hep…
OH BEEE ŞÜKÜR KAVUŞTURANA :))))))