Merhaba sevgili okur. Bu haftaki yazı konusu “gençlik nereye gidiyor” temalı… Çünkü iyice yaşlı ve demode bir yazar olmak bunu gerektirir, o yüzden…
Evet, bu hafta yazacaklarımı okuyacak 20 yaşını doldurmamış tüm genç bireyler ve yaşının olgunluğuna varamamış geri kalan tüm yaşlı ve orta yaşlı bireyler beğenmeyecek. Neden? Çünkü klasik bir şeyden bahsedeceğim ve “modern insan/anne/kadın/feminik albinik” olmak bunlardan hicap duymamayı gerektirir…… Evet….
Benim zamanımda (sesli güldüm şunu yazarken) bilinç çok oturmadığından, bilgiye ulaşmak bu kadar kolay olmadığından, kanser rakamları bu derece değilken, internet yokken falan falan…. Böyle yıl milattan önce12 … O dönem sosyal medyada supangle paylaşmıyoruz, Google yok düşün… O zamanlar Cüneyt Arkın var, Filiz Akın var, anneler kızlarını Nuri Alço ve gazoz konsepti hakkında uyarıyorlar, oğlanlar taşlardan kale yapıp futbol oynuyor, kızlar halkoyunlarına gidiyor, starlarımız Ajda Pekkan, Seyyal Taner. Zeki Müren hayatta. Devekuşu Kabare var, Ferhangi Şeyler var, AKM var, Adile Naşit var, Tosun Baba var… O dönem sigara, ekranlarda, kapalı alanlarda, hatta otobüs ve uçaklarda bile yasak değil… Hatırladınız mı? Uçakla Ankara’ya gidiyorduk ve herkes sigara içebiliyordu… Yasak değildi, ulaşılması yaşla sınırlı değildi, ekranlarda buzlu değildi, kamu spotları yoktu, aksine şahane reklamlar vardı. Hani kovboy adamların ya da gece mavisi rengi elbiseli mücevherli kadınların oynadığı yabancı reklamlar… Hem bu pazarlamadan, hem bilinçsizlikten, hem gençliğin getirdiği avareliklerden sigara içilirdi. Gençler arasında yaygındı. Değil mi?
Şimdi bunların hiçbiri yok. Tüm günahları, kusurları paketlerin üzerine dahil, kocaman kocaman anlatılıyor. Kanser rakamları, verdiği zararlar ortada. Kamu spotları dakika başı dönüyor, reklamı yasak, neredeyse her yerde içilmesi yasak, ekranda görülmesi yasak. Okullar, aileler, gazeteler dergiler her şekilde her ortamda sigaranın zararlarını anlatıyorlar, anlatıyoruz. Tamam, yine gençlik ve avarelikler faktörü aynı yerde duruyor ama geri kalan her şey değişmiş, evrilmiş, güncellenmiş durumda değil mi? Sosyal medyada gırtlak kanseri yüzünden boğazında boruyla konuşan abi videoları paylaşılıyor falan… Değil mi?
Peki bu gençliğin sigaraya rağbeti nedir?
Neyi tam anlatamıyor olabiliriz?
Hafta sonu çocuklar “genç bi şenlik 2017” denen bir organizasyona gittiler. Biz aileler olarak çocukları oraya bıraktık. Bu açık havada, ardı ardına büyüklü küçüklü grupların konser verdiği böyle festival/şenlik/yaza veda vs tadında bir organizasyon. İçeriye girişte yaş sınırı var. Mesela bizim yaş grubuna yasak. Gençler girebiliyor. Ailelere yan tarafta böyle piknik masalı, gözlemeli, çaylı bi alan gösteriyorlar. “Siz de burada yufka yiyip çay için” minvalinde… Buna da şükür elbette… Onlara göre biz haftada altı gün düzenli spor yapıp, kinoalı puding yemiyor olabiliriz… Olsun… Organizasyon fena değil. Açıkçası bu organizasyonlar –hatırlar mısınız Park Orman vardı- Park Orman’da yapılırken biraz daha klas oluyordu sanki. Burada bir tık avam buldum ben açıkçası ama işte.. Gençler eğlensin falan…
Dışarıda sağda solda kenarda deli gibi içen ve içeri hayli alkollü giren kısmı da anlarım. Anlarım çünkü gençlik… O da olur…
Ama sigara?
Allahım, nasıl bir fosur fosur sigara içmek ama nasıl…. Vapur gibi tütüyorlar… Elektroniği, klasiği öyle böyle değil. Çıldırmış gibi bir sigara içmek!
Festival ortamında iki tane bira içtin diye –araba kullanmıyor ya da yola atlamıyorsan- ölmezsin de böyle fosur fosur sigara içip yaşayabilmen mümkün değil be çocuğum… Yani daha da klasik bir şey diyeyim artık tam olsun, ciğerlerinize yazık!
Biz gençliğe sigara içmenin “cool”” bir şey olmadığını anlatamamış mıyız? Yani bizim zamanımızda, 80’li yıllarda sigara içmek öyle sanılıyordu çünkü cahillik bunu gerektirirdi. Daha da öncesinde Ayhan Işık gibi sigara içmeye çalışan olmuştur çünkü o dönem de öyleymiştir de… Bu ne bu devirde şimdi?
Böyle varoş bir görüntü olamaz, bu cool değil. Bunu tarz için yapıyorlarsa (hadi geçtim sağlığı çünkü bu yaşlarda ölümsüz olduklarına ya da onlara bişi olmayacağına inanıyor olabilir, abarttığımızı düşünüyor olabilirler de) bunun sandıkları gibi bir “tarz” olmadığını aksine son derece avam, varoş, mahalle, basit ve ucuz durduğunu anlatmamız lazım. Havalı falan değil bildiğin varoş görünüyorlar.
Sağlıklı yaşayan, spor yapan, mis gibi parfüm kokan ve elinde su şişesiyle dolaşan bir gencin etrafa verdiği mesaj kalite, klas, bilinç, seviye, eğitim, kendi bedenine saygı, zeka doluyken, sigara içen bir çocuk üzgünüm ama cahil, bilinçsiz, varoş ve leş görünüyor. Sağlıklarını düşünmüyorlarsa -ki dün geçirdiğim günün sonunda çok da düşündüklerini söyleyemem- imajlarını hayli düşünüyor gibi göründüklerini de itiraf etmeliyim, hah! O zaman bilin çocuklar, o sigara hiç sandığınız gibi durmuyor elinizde.
Sigara içmenin bu çocukları havalı, yetişkin ve “zorlu” yapmayacağını onlara anlatmamız lazım. Gençleri sigaranın zararları konusunda bilinçlendirmek için daha çok çabalamamız lazım. Ailelerin bu konuda kesinlikle hoşgörülü olmaması gerekli ve sigara ulaşmak daha da zorlaşmalı.
Bir alan dolusu çocuğun dörtte üçü sigara içiyordu ve yaşları çok küçük olanlarda vardı ve etkinlik açık havada olduğu halde biz dahil herkesin üzeri leş gibi sigara kokmuştu. Düşünün!
Ben burada aileleri biraz başarısız ve ilgisiz buldum. 13-14 yaşında anne babasının yanında sigara içebilen çocuk olayını, sizi bilemiyorum, ben normal bulmuyorum. “Bağzı yetişkinler” yine beni “eski kafalı, domestik, demode” falan bulabilir (itiraf edeyim en ufak umurum olsa bu yazıyı yazıp yayına almazdım) bende “bağzı yetişkinleri çok varoş, mahalle, basit, avam, ağzı bozuk ve seviyesiz buluyorum. (Karşılıklı olarak hislerimizde netleştiysek bu “kitleyle” onlara diyeceğim; gelip gelip beni okumayı bırakın…)
Çocukların, gençlerin sigara içmesi konusunda daha özenli, daha eğitici, daha açıklamalı, daha anlatıcı olmak lazım. Sigara içmelerine elimizden geldiğince mani olmak lazım.
Cidden üzüldüm, cidden endişe ettim. Gencecik bedenlerine bu kadar hoyrat olmaları beni samimiyetle huzursuz etti.
Daha 14 yaşında, annesi babası konser diye getirmiş, orda arkadaşları sigara uzatıyor, alıyor ve yılların tiryakisi gibi dumandan ağzıyla halka yapıyor falan…
Tam koşacağı, yüzeceği, basketbol, tenis oynayacağı, dans edeceği, seveceği, sevişeceği, mis gibi, pırıl pırıl yaşlar. Sigara ne? Ne gerek var? Pislik bu sigara, başka bir şey değil.
Eller saçlar, üst baş kokuyor. Dişler leş, tırnaklar leş…
İçmeyin çocuklar.
Siz de içirtmeyin sevgili okurlar.
Modern aile olmak bu değil.
Sağlıklı bir hafta dilerim.