ÇIKTIĞIMIZ HAFTANIN ÖZETİ:YENİ KANUN VE TÜYAP

Öncelikle sevgili okur,   Biliyorsun bir Tüyap kitap fuarı daha atlattık. Beni tanıyorsun, ne boyutta anti-sosyal, anti-insan ve aksi bir kadın olduğumu biliyorsun. Vallahi ve billahi hemen her gün fuardaydım. Kitabımı bekledim, yazar arkadaşlarla ve okurlarla tanıştım, sohbet ettim, fotoğraf çektirip öpüştüm, el yapımı poğaçaları gömdüm. Gerçekten bu fuar kendimi aştım. Öncelikle tüm hafta boyunca […]

KENDİNE SAYGIN OLSUN!

Şimdi sana bir şey anlatmaya çalışıcam sevgili okur. Tabi tecrübeyle sabit, sen “arka planın” (yazar burada background vurgusu yapar popo değil) ne kadarsa o kadar anlayacaksın elbette ama ben yine de anlatmaya çalışıcam. Çünkü yazarların işi de bu. Bunu yapıyoruz biz de.   Yolda gidiyorum, kafamı az bi çevirdim, neredeyse kaza yapıyordum. Geçtiğim yol boydan […]

BU KARPUZ BİZİM!

Yeni yazım burada: GÖRÜNDÜĞÜN KADAR SAKİN MİSİN? http://www.anneboyutu.com/AuthorDetail.aspx?ArtId=5411 *** Ama geçen haftaki yazımızı da aşağıda yedekleyelim değil mi? 🙂 Çok öpüyorum hepinizi *** BU KARPUZ BİZİM! “O karpuzu yetiştirmek için alnından ter akıttın mı? Ellerin yara içinde kaldı mı? Gece babaannenden gizli suladığın bostandan dönebilmek için traktörlere otostop çektin mi? Tırnaklarının içi çamur, toprak… Parmakların […]

Bir yere de hadisesiz git be kadın

Sabaha karşı saat: 04:00 Pınar (Reyhan) Pınar Eslek ve ben aramızda mesajlaşıyoruz. “Kalktın mı? Uyandın mı? Kalk!” Ankara’ya gidiyoruz sabahın köründe çünkü erken saat’te Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile toplantımız var. Konu prematüre bebeklerin annelerinin daha fazla doğum izni kullanmasına dair başlattığımız www.annemiistiyorum.com kampanyası. Tüm imzalar basılmış, annemi istiyorum logolu t-shirt ve yaka kartları hazırlanmış, […]

Hayatım berbat bir fıkra gibi

Hayatım çok kötü yazılmış bir Laz fıkrası ve bir de asla fıkra anlatamayan biri tarafından anlatılması gibi. İnanılmaz, rahatsız edici ve dinlemek bile bir müddet sonra utandırmaya başlayabilir sizi. Bu arada fıkra sevmem, ne okumayı, ne dinlemeyi ne de anlatmayı. Yazıya neden bir fıkra analojisi ile girdiğimi bilmiyorum yani… Aslında sadece şöyle de anlatılabilir durum; […]