HELAYA GİDİYOR GİBİYİZ

Hayat çok zorlaştı sevgili okur, böyle olmaması gerekiyordu. Zaman geçtikçe, yaşam döndükçe hayat kolaylaşmalıydı. İleriye doğru gitmeliydik mesela, daha medeni, daha sakin, daha gelişmiş, daha insan olmalıydık. Onun yerine daha aksi, daha tahammülsüz, daha kaba, daha yoz olundu (ya da hiç gelişemedi) çoğu. Bir rahatlama gelmeliydi medeniyetle, yaşla, geçen yıllarla. Bazılarımıza geldi de çoğunluk sopa […]

GİYİM KUŞAM KONULARI (Yok, karışmıycam bu sefer)

Şu giyim kuşam konusunda yazmak istediğim birkaç şey var içimde duran bir süredir. Bir yazıp atayım müsaadenle sevgili okur.   İnsanların (kadınların tabi özellikle) giyim kuşamına ziyadesiyle müdahale edildiği şu dönemde böyle içim kıvıl kıvıl. Şort giydi diye bir kadını otobüste tokatladıklarında, içinde sutyen yok diye Maçka parkından kovduklarında hep aynı iç sıkıntısı gelip yüreğime […]

İTİRAF GİBİ YAZI (görmezsem yoksun)

İtiraf sayfaları vardı eskiden hatırlıyor musun sevgili okur? Ne kadar eskiydi emin değilim ama yıllaaaar yıllar önce gibiydi sanki, saçma sapan itiraf hikayeleri yazıyorlardı, biz de okuyup eğleniyorduk. Çoğunun uyduruk olduğunu bilsek de bazıları çok komik oluyordu çok gülüyorduk: eminim bugün sosyal medyadan takip ettiğimiz bir takım fenomenler ilk acemiliklerini o yazılamalarla atmışlardır.   Bugünkü […]

KUDUZ AŞISI SERÜVENİM

Merhaba sevgili okur, bu hafta sana kuduz aşısı maceramdan ve başıma gelenlerden bahsetmek istiyorum. “Senin aşının bana ne faydası var” diyebilirsin deme sevgili okur, az empati yap, yarın bi gün sen de ısırılırsan buradan okudukların işine yarayacak…   Fazla sosyalleşmekten hoşlanmadığımı, çok kalabalık/insan sevmediğimi, gerekmedikçe, mecbur kalmadıkça kendi konfor alanımın dışına çıkmadığımı artık sağır sultan […]

ASALET SOKAK ADI OLMUŞ

Merhaba sevgili okur. Bu sıcaklarda kendimi üzerime benzin döküp ateşe vermişim gibi hissederken bir köşe yazımla daha karşındayım. Öncelikle geçen hafta yazamadım çünkü tatildeydim. Böyle zamanlarda “yazarınız vitesi boşa aldı, bu hafta tükkan kapalı” yazısı yayınlamak adettendi eskiden ama … Bence yersiz bu işler artık… “Yazı yazamadım” diye yazı yazıp, yazı arşivini şişirmenin alemi yok. […]

TEOG olayına bu sene girecek ailelerden gelenler…

Nihayet okullar kapandı (bizim çocukların okul bile kapandıysa tüm okullar kapanmış olmalı). Yorucu bir kış sezonu ardından yarıla yarıla dinlenemeyeceğimiz, kayıt zamanları ve benzeri sebeplerle şehirde daha fazla zaman geçireceğimiz ama en azından kısa kaçamak tatillerde de olsa doyasıya, ağız tadıyla gezeceğimiz yaz mevsimine girdik. Ben ve benimle benzer durumda pek çok anne çocuklarımızın artık […]

SAÇMALIKLAR KİTABI

Gün içinde maruz kaldığım birbirinden çiğ konuşma ve yazışmaları derliyorum. İnsanların kişilik haklarını saklı tutarak ufak düzenlemelerle bir ‘Saçmalıklar Kitabı’ hazırlamayı düşünüyorum. Okuduğunuzda “bunları gerçekten yaşadın mı?”,  “bu diyaloglar gerçek mi?” diyeceğiniz türde. Bazılarının -artık folloş olduklarından- “ne var bunda?” diyeceği, bazılarınızın hayret edeceği bir kitap olacak. Siz “gerçek mi?” diyeceksiniz ben “daha beterleri de […]

İVEDİK MİSİN? OLMA!

İnsanların hayatla olan mücadelesini çoğu zaman anlamsız buluyorum. Çoğu zaman boşa zaman harcıyorlar ve kendilerinin haklı bir mücadele içinde olduğunu düşünüyorlar. Çoğu zaman kendilerini Recep İvedik’in farklı versiyonlarına döndürdüklerinin farkında olmadan…   Recep nasıl bir karakter? Bir ortama girdiğinde o ortama uyum sağlamaya çalışmak yerine ortamı kendine benzetmeye çalışıyor değil mi? En büyük numarası bu. […]

ELİNİZLE İSTEDİĞİNİZİ YAPIN

Bakalım yanlış anlaşılmadan bu yazıyı toparlayabilecek miyim?   Din olayı beni pek bağlamıyor…   (Şahane başlangıç yaptım dimi?)   Daha güzel anlatacak olursam, dinler, başkalarının dini, dini alışkanlıklar, farklılıklar beni ilgilendiren bir durum değil. Yurt dışında bir süre de olsa yaşamış pek çok insan (kendi kabuğuna çekilip, hiçbir şekilde ortama entegre olmayanlar hariç) başka dinlerle, […]

GÜZEL İNSANLAR BİRİKTİRİN (ederinden fazla vermeyin…)

Seksenli yılların başlarıydı sanırım. Ben yeni yeni büyüyordum ve “büyükleri ilgilendiren” haberlerden ufak ufak bilgi sahibi olmaya başlamıştım.   İyi kalpli, iyi huylu, iyi niyetli, iyi ahlaklı insan olmanın eğitimle, yaşla, yaptığın işle, gelirinle, sosyal statünle ilgili olmadığını bu dönem anlamıştım.   O dönem “karısını döven profesör” haberlerinin manşetlere şaşkınlıklarla taşındığı dönemdi. Herkesin “aaa adam […]