DEĞİŞMEZ

Değişmez

Düzden konuya girmek istiyorum sevgili okur. Dümdüz böyle. Açıkça sormak istiyorum. Bir şeylerin değişeceğini düşünüyor musun? Samimiyetle? Mesela ben biliyorum ki hiç bir şey değişmeyecek. Herhangi bir konuda eleştirisi olan herkes vatan haini ilan edilecek. İnsanlar yine -yaşanan her şeye rağmen- eskisi gibi davranmaya devam edecekler. 

Çünkü öyle.

Tarih okuyorum sevgili okur ki bu tarih biliyorsun, “yeni müfredat”, buna rağmen…

Buna rağmen yani, okuduğumda görüyorum ki tarih tekerrürden ibaret. Görüyorum ki hiç ders alınmamış. Görüyorum ki şu an yaşanan her şey daha önce de yaşanmış. Yeni bir şey olmuyor yani. Böyle dahiyane bir şeyle karşı karşıya değiliz. 

Karşı karşıya olduğumuz tek şey o zamandan bu zamana gelişerek evrimleşmesi gerektiğini düşündüğümüz insanoğlu ve ne yazık ki bir adım ileri gidememiş.  Bu her yerde böyle. Kendini yukarı çekebilen insan sayısı az.

Tam da bu sebeple endişe etmeyi bırakıp ne olacaksa olsun dedim içimden. Ne olacaksa olsun.  Biz de öyle bir kafaya geçtik ki ‘dememiş miydik’ diye insanların üstüne gitmek de rahatlatmayacak, haklı çıkmak da değerini yitirdi. Yani o kadar saygımızı yitirdik ki, ben sana haklı çıksam ne olacak dümbük kıvamına geldik. Ne anlamı var yani.

Neyse sevgili okur, anladın sen beni. Üzülüyoruz ya mesela olaylar karşısında, şaşırıyoruz, şok oluyoruz falan. Gör bak bakalım ne değişecek. Görelim bakalım insanlar ne kadar memnun değil. Göreceğiz.

Orman Kanunları

Haytap’ın bazı marketlerle bir prensip anlaşması var. Kanun değil ama bir, nasıl diyeyim, centilmenlik anlaşması. Bu büyük marketler süresi dolmak üzere olan etleri-tavukları (bozuldu bozulacak) atıyorlar.Bu anlaşma ile Haytap’ın belirlediği insanlardan biriyseniz, yani elinizde Haytap’ın yazısı varsa (ve aynı yazı markette de olmalı, Haytap merkez o markez merkeze de göndermiş olmalı) belgenizle gidip kokmadan bir önce etleri alıp, iyice kaynatıp, sokak hayvanlarına dağıtıyorsunuz. Sizden önce başka bir Haytap gönüllüsü başvurmadıysa tabii. Bayağı da bir iş. Kokanlarla kokmayanları ayıracaksınız falan. Çünkü sizi arayıp çağırdıklarında siz gidene kadar soğuk zincir kırılmış oluyor ve kokmaya başlıyor. Hayvanları da zehirlememek için bir hayli uğraşmak gerekiyor. Toplu besleme yapanlar mamaların zamlarıyla baş edemez hale geldiği için bu zorluk bile bir can simidi oldu. Geçen bir arkadaşımız etleri almış gelirken kağıt toplayıcı bir kaç kişi tarafından seni bir daha buralara sokmayız falan diye itilip kakılmış. Onlar alacakmış etleri. Sokak hayvanlarına dağıtılacak bozuldu bozulacak etleri yani.Yol kesip almaya çalıştıkları etler bunlar yani. Götürüp yiyecekler herhalde. Düşünsene hayvanları beslemeye çalışıyorsun birileri yolunu kesip elindekileri almaya çalışıyor falan. Mad Max gibi olduk yemin ederim. Hale bak. Yakında su savaşları başlarsa şaşırmayacağım. İnsanlar kapıların önündeki damacanaları falan çalmaya başlayacak herhalde. İyice tadı kaçtı her şeyin.

Nazar

Nazar konusuna iyice inanmaya başladım. Zaten inanırdım da daha da inancım arttı. Her şey o kadar kötü gidiyor ki sen olumlu bir şey yaşıyorsan ve bunu paylaşırsan sana doğru haris bir enerji oluşuyor. O enerji de sana üzüntü veriyor çünkü kötü, bozuk bir enerji bu. Kıskançlık, çekememezlik, huzursuzluk yüklü, olumsuz bir enerji. Bu enerji sana muhakkak bir şekilde zarar veriyor. İyice anladım ve emin oldum ki kesinlikle olumlu bir durumu ya çok çok nadir paylaşmalı ya da hiç. Çünkü artık insanlar başkası adına sevinmeyi unutmuş. Kendini bu enerjiden koru sevgili okur.

Ortalık karışık biliyorum. Daha da karışır çünkü bu işlerin ekonomik boyutları, iç göç… Kendine iyi bak sevgili okur. Yerinde sıkı dur. 

Sen sağlam dur.

Güzel bir hafta diliyorum.

***

DÜZENLİ OLARAK KÖŞE YAZILARIMI TAKİP EDEBİLMEK VE YAZI ARŞİVİM İÇİN:

www.mehtaperel.com 

www.mehtaperel.wordpress.com

www.mehtaperelarsivyazilari.wordpress.com

instagram.com/mehtaperel

twitter.com/mehtaperel

Bu adreslere de eliniz alışsın, favorilerinize kaydedin hatta, siteler çöküyor, server’lar kapanıyor, yazılımlara bug giriyor, sonuçta internette yazdığımızdan adresler kapanabiliyor. Sonra aramayın nerde bu kadın diye, ben her pazartesi üstteki üç mehtap’lı adreste yazılarımı güncelliyorum)