Bu hafta sosyal medyaya düşen bir videoyla çok eğlendik. Sarıklı cübbeli bir takım beyler oturdular, bir kadın (eş), erkek sevişmek istediğinde (koca), arkasını dönüp uyursa melekler o kadına lanet eder diye konuştular. İşin fenası uydurmuyorlar, videoların devamını izlediğinizde argümanlarını hadislerle surelerle destekleyebildiklerini de görüyoruz. İşin daha da fenası dinlerde böyle bir durum var.
Var evet.
1400 yıldır çözülemeyen bir mesele bu. Genelde din temelli öğretilerde kim kimi dütecek, ne süreyle dütecek, hangi akrabalık ilişkilerine değin dütebilecek, seyahat halindeyse nasıl dütecek, savaş varsa kimleri dütecek, , aynı anda kaç kadınla evlenip dütecek, yok saatlik dütesi geldiyse ne tip bir nikah kıyılıp dütülecek, öldükten sonra ne kadar süreyle dütmeye devam edebilecek…
Pes dimi?
Yoga da böyle. Hani bi çakraları açan vardı, enteresan bir yöntemle… Bir de bacaklarını ayırıp güneşe açanlar var, instagramda falan görüyorsunuzdur fotoğraflarını. Bu bağlamda dinler de çok farklı değil mi ne…
Zannedersin dinler ortamlara iyi huy, iyi ahlak, güzel davranış öğretmekten çok kişilerin seks hayatını düzenlemek ama özellikle de erkeklerin seks yaşantısını renklendirmek için gelmiş.
Buna bakarak erkeklerin dinler konusunda böyle canhıraş taraf olmasını anlamak kolay. Düşünsene inandığın şey senin için daha ne yapsın? Sen istersen karın “vermezse” melekler sabaha kadar karına lanet okuyor falan… Daha ne olsun? Adamları anlayabiliyoruz yani.
Kadınlar bunların peşine nasıl düşüyor ben onu anlamıyorum.
Yani, böyle şeyler söyleyen adamları, böyle konuşulan programları, böyle düşünen kocaları, bunu iteleyen ortamları, bunu öğreten yaşamları neden benimserler ki?
Tamam, bazıları için boyun eğip rahatlamak gibi bir durum söz konusu olabilir. Yani bir şeye teslim oluyorsun ve o şey (Bu bir yaşam, bir koca, bir okul, bir çevre… Her şey olabilir) senin adına tüm kuralları belirliyor ve tamamsın. Hiçbir şey için çabalaman, debelenmen, değiştirmeye uğraşman gerekmiyor. Kurallar belli, çizgiler belli, sınırlar belli… “Bu dairenin içinde şunlarla oynayacaksın” deniyor ve sen sağ ben selamet. Bunda huzur bulunuyor olmalı sanırım. “İtaat et rahat et, biat et rahat et”.
Oysa bir miktar muhalif, biraz olsun sorgulayan, bir miktar kimliği yerleşmiş kimselerin kendilerine, tartışmaya kapalı, dayatılan şeylerle meselesi olması gerekmez mi?
Kocası karısını kaç kere ve ne şekilde dütecek öyle mi?
Bunla ilgili ne cüretle bir kural, kaide olabilir? Ne hakla bir genelleme olabilir? Ne münasebet?
Kadın ne şekilde isterse ve ne isterse adam buna uyacak. Bu kadar.
Bununla ilgili gezegenin neresinde ve hatta ister milyon yıl önce ister dün ne dendiğinden bağımsız olarak, cinslerin eşit hak ve hürriyetlerinden bağımsız olarak, kadına karşı tam bir pozitif ayrımcılıkla şunu demek lazım;
Kardeşim, kadın ne zaman, ne şekilde isterse o şekilde olacak, istemiyorsa da sen istersen kocası, ister sevgilisi, ister nesi olursan ol, HAYIR dediği anda da olmayacak!
Bitti.
Bu!
Bununla ilgili ister Alpler’de, ister Sudi Arabistan’da, ister Kuzey İrlanda’da ne karar alınmış olursa olsun, kadının kararı esastır.
Bitti.
Bazen bir yazı yazıyorum ve konu o kadar boş ki, yani “bunu da yazmaya gerek var mı?” gibi…
Ve var ne yazık ki. Bunu da yazmaya gerek var.
Pes!
Kısaca, melekler de milletin yatak odasında acaba kocasına verecek mi yoksa vermeyecek mi diye nöbetteyse zaten ciddi sıkıntı var.
Çok sıkıntı var hem de.
Sıkıntısız günler diliyorum hepimize…
**
Not: Yazılarımla yeni tanışanlar için bu not (bu notu zaman zaman ekliyorum araya mecburen). Be yazılarımı konuşma diliyle yazıyorum. Bu çok uzun yıllardır bu şekilde. Ben Newsweek Türkiye’de köşe yazıyordum orada da böyleydi, Hürriyet’te yazıyordum orada da böyleydi, hep böyle oldu. Bu yeni bir durum değil siz benim yazılarımı yeni okumaya başladınız sadece. Bu sebeple “yapıcam değil yapacağım” diye bana düzeltme göndermekle uğraşmayınız, o benim için yaklaşık 17 senedir “yapıcam”.
DÜZENLİ OLARAK KÖŞE YAZILARIMI TAKİP EDEBİLMEK VE YAZI ARŞİVİM İÇİN:
www.mehtaperelarsivyazilari.wordpress.com
Bu adreslere de eliniz alışsın, favorilerinize kaydedin hatta, siteler çöküyor, server’lar kapanıyor, yazılımlara bug giriyor, sonuçta internette yazdığımızdan adresler kapanabiliyor. Sonra aramayın nerde bu kadın diye, ben her pazartesi üstteki üç mehtap’lı adreste yazılarımı güncelliyorum)