Merhaba sevgili okur, ben geldim Müsaitsen eğer, sana bu hafta ülkede hızla artan öküzlük üzerine bir yazı kaleme almak istiyorum. Hadi başlayalım.
Neden birbirimizin üstüne üstüne yürüyoruz? Bunu arabayla yıllardır yapıyoruz, herkes karşısındakinin yol vermesini bekliyor, kimse arabasında fren mekanizması varmış gibi davranmıyor, kimse yavaşlamıyor falan da yürürken de kamyonla gezer gibi gezmek neden?
Bir süredir, hatta uzunca bir süredir, kendimi kocaman kocaman, kıllı kıllı adamlara yol verirken buluyorum. Misal, dar bir kaldırımda yan yana geçeceksek, bir kapıdan geçeceksek falan. Bakıyorum adam ezip geçecek ben kenara çekiliyorum. Niye böyle?
Çiftler mesela, ele ele tutuşmuş yeni Türkiye çifti, yılların getirdiği ezikliği üstlerinden “atmanın” sarhoşluğuyla karı-koca çarpıyorlardı az kalsın. Adam kadına yapışmış, nasıl geliyorlar, çarpışıcaz kesin ve ben asla hiç kimseyle gereksiz tensel temas istemediğimden (ben çok titiz bir insanım) ben durup kenara çekiliyorum. Böyle rüzgar gibi,en ufak yavaşlamadan geçiyorlar, kadının çantası çarpıyor falan…
Yani bana değeceğine bunlar, ben dururum sorun değil de bu duramamak neden?
Duramamak, bekleyememek, yol verememek, kapıyı tutamamak…
Bir hırtlık geldi herkese niyeyse, herkes kaba, herkes terbiyesiz artık, inanılır gibi değil. Valla genelliyorum gibi oldu ama yapmayan üstüne alınmasın bir zahmet öyle değil mi?
Geçen bir yere gireceğim, kapıda yan yana geldik bir başka kadınla, kadın bana omuz atıp geçti. Kadın bana omuz attı. Omuz omuz. Omuz atmak…
Öyle acayip bir hal aldı ki ortam, asansörü tutmamak, kapıyı tutmamak, yol vermemek falan normali oldu, gündelik yaşam böyle bir yaşam oldu.
Neden herkes aynı anda böyle mutant saçma bir canlıya dönüştü?
İşlerinizden memnun olmayabilirsiniz, maaşlarınızdan memnun olmayabilirsiniz, yaşadığınız ülkeden memnun olmayabilirsiniz, karınızdan-kocanızdan ne bileyim sevgilinizden, oturduğunuz evden memnun olmayabilirsiniz. Hayatta istediğiniz yere varamamış olabilirsiniz. Başkalarını kıskanıyor ve hayallerinize ulaşamıyor olabilirsiniz. Bunların hepsi olabilir, bunlar hep insana dair ve anlaşılabilir şeyler….
Anlaşılmaz olan hayatınızda ilk kez karşılaştığınız ve size hiçbir fenalığı dokunmamış bir insana egoistçe, kaba ve terbiyesizce davranıyor olmanız. Bu anlaşılmaz bir şey.
Biliyorsunuz ben insanlarla olayımı noktaladım. Onlara yardım etmeye çalışmıyorum artık, kendimi daha böyle hayvanlara, bitkilere falan verdim. Kendi keyfime bakıyorum, bir enerjim varsa bunu ailem için kullanıyorum. Dolayısıyla bu insanlara neler olduğu, üstüme üstüme yürüyüp pis ter ve sigara kokularıyla bana çarpmadıkları müddetçe çok da umurumda değil. Sadece anlayamıyorum. Bir insanın orada olduğunu göre göre yokmuş gibi vura çarpa geçmeyi kafam almıyor. Müsaade veren tarafta, incelik gösteren tarafta ne pahasına olursa olsun olmamaya çalışmayı anlayamıyorum. Bu nasıl bir aşağılık kompleksi ki birine yol verince ego zarar görüyor. Böyle hissetmek için ne büyük boyutta bir özgüvensiz olmalı insan kimbilir?
Çok garip, kendiyle hiçbir barışıklığı olmayan, kaba-saba, inceliksiz, terbiyesiz, özgüvensiz, fena halde aşağılık kompleksi içinde hastalıklı tiplerle bir arada yaşıyoruz. Bunu neye dayanarak söylüyorsun diyeceksiniz? Türkiye Psikiyatristler ve Psikologlar Derneğinin sertifika programlarını tamamladım. Sertifikalarım da geldi.
Bir şey biliyorum da söylüyorum…
(Artık daha tehlikeliyim…)
Ruh sağlığınızı muhafaza edebildiğiniz bir hafta dilerim.