TUHAF AİLE SOHBETLERİ

Her ailenin delisi olabilir

Yılbaşına az kala ailecek, “dünya nereye gidiyor, insanlık nereye gidiyor, benim oğlanın okul durumu nasıl gidiyor, inançlarımız ne vaziyette” tadında enteresan konuşmalar yapıyoruz. Hayli sansürleyerek (takdir edeceğiniz gibi) bir takım tuhaf diyaloglarımızı sizlerle paylaşmak istedim. Bu ve benzeri (hatta daha fenası) konuşmalar benim ailemde çok normal sohbetler kabul ediliyor.

Her ailenin kendine has tuhaflıklar az çok vardır. Her ailede garip tipler illaki bulunur. Biz de tuhaf insan sayısı bir tık fazla o kadar…
XXX

Ben: N’apıcaz yılbaşında?
Babam: Ne var yılbaşında?
Ben: Yılbaşı işte?!? Yeni yıl?
Babam: Valla biz tüm insanlıkla beraber 2013’e geçiyoruz. Ama sen kafana göre takılabilirsin…
Ben: ……
XXX

Sarhan: 10bin yıl sonra insanlık biter. İnsanoğlu doğaya zarar verdiği için bir şekilde doğanın dengesinin korunması lazım. Şu an öngörülemeyen bir şekilde bir şey olup insanoğlunun bitmesi lazım. Güneş patlaması olabilir bu, meteor çarpması olabilir…
Babam: Sanmam…
Sarhan: Dünya 4,5 milyar yıl yaşında. En az bir 4 milyar yıl daha ömrü olduğu tahmin ediliyor. İnsan denen canlı o kadar dayanmaz.
Babam: Neyi hesaba katmıyorsun biliyo musun? Sonuçta kimisinin Allah, kimisinin Tanrı, kiminin God dediği bir sistem var. Bu sistem kendisine dua edilmesini, şükredilmesini, el açılmasını talep ediyor. İnsanoğlu yok olursa kim “Sen kadirsin” diyecek?
Sarhan: Başka gezegenlerde başka canlılar vardır ve onlarda kendilerince bir güce inanıp el açıyorlardır illaki bir tek biz var olamayız koca evrende.
Atahan: Anne!!!! Uzaylılar mı var!!!!!!! Anne!!!!!
Ben: Ya siz de diğer erkekler gibi futbol falan konuşsanıza hayret bişi ya!!!
XXX

Babam: Düşünsene kelebekler de 24 saat yaşıyor ama çok uzun yaşadıklarını düşünüyorlar. Biz de insan ömrünü uzun zannediyoruz ama belki bizim yaşadığımız, başka bir evrende 24 saat…
Atahan: Anne 24 saat sonra ölücek miyiz????
Ben: Biz değil oğlum sadece baban ve deden. Ancak ecelleriyle değil. Bildiğin aile içi cinayete kurban gidecekler!!!
XXX

Ben: Kim arayan?
Annem: Zerrin yengen. Geçenlerde onlardaydık, birden içerden paldır küldür sesler geldi. Ben cin dedim. Apartmanın kalorifer borusu patlamış meğer, onu haber veriyor.
Ben: …..
Annem: Bence cin. Ama bir daha gitmeye korkmayalım diye kalorifer borusu diye atıyor.
Ben: …..
XXX

Ben: Atahan bir sınav sistemi var. TUDEM diye bir şey. Buna tüm okullardan isteyen çocuklar katılabiliyor. Sen de denemek ister misin?
Atahan: Neyi sınıycaz anne? Senin verdiğin kararların doğru olup olmadığını mı? Öğretmenlerimin öğretme yeteneklerini mi? Benim zekamı mı?
Ben: …….
XXX

Ben: Baba maya takvimi tutmadı eheheh
Babam: Ne tutcaktı zaten! Millet gerizekalı elin sarhoşunun lafıyla oraya buraya toplanıp kıyamet bekliyolar!
Ben: Hangi elin sarhoşu?
Babam: Mayalar! Yok astronomide şölelermiş, yok “ceyometride” böylelermiş… Bırak Allahını seversen! Herifler suyu bile sade içmeyip mısırla mayalıyolarmış! Hepsi sürekli kelle! Ondan sonra çek kafayı çek kafayı “valla baba bence insanlık şu tarihte biter” bizim damadın sarhoş hali gibi bişi işte… Aynı mantık! Bizim damat da “ceyometride” iyi ama kafa sadece olumsuzluğa çalışıyo! Ciddiye almamak lazım hehehehe
Ben: Ahahahahahahaaaa Sarhan babam sana geçirdi!
Sarhan: Baba Mayalarda vücut süslemesi de çok önemliymiş. Komutanlar vücutlarında yaralar açtırıp süsleme yaptırıyomuş. Ben de yapsam mı?
Babam: Valla “Tanrılara” da gönülleri olsun diye kurban falan veriyolarmış. Benim toruna elleşmediğin müddetçe bana uyar… Ama Mehtap’ı bir kuyuya atmayı falan düşünebilirsin … Bunu anlayışla karşılarım.
Ben: …..
XXX

Ben: Anne? İçerden gelen ses ne? ….. Ehehehe cin olmasın?
Annem: İyyyy! Cahil cahil konuşma! Hiç yakışıyor mu sana!