BERABER TAKILMA SANATI

Bu haftaki yazım gençlere veya siz çocuklarınıza yazımın linkini atarsınız bilemiyorum. Gerçi gençlerdeki okuma durumuna bakarsak bir paragraftan sonrası onlara bla bla bla bla  diye geliyor olmalı ama yine de bir şansımı denemek istiyorum. Kendimi kısa ve öz şekilde anlatmaya çalışıcam. Bu hafta eşim ile ayrı düştük dört gün kadar ve bir kez daha anladım […]

NELERİ HATIRLIYORUZ?

Sevgili okur, bil bakalım bu hafta bir kez daha neyden emin oldum? Ben hiçbir datayı uzun dönem hafızaya atmıyorum. Yuh ama yani, yuh derecesinde. Genel hatlarıyla zeki bir insan olduğumu söyleyebiliriz dimi? Gezdiğimi, gördüğümü, yediğimi, içtiği, okuduğumu anlıyorum, algılıyorum, görüyorum falan… Sanıyorum yalnız o an için ama bu… Birkaç gün için sadece. Araya zaman girdikçe […]

KÖTÜNÜN İYİ GÜNÜ

Bu hafta insanlara karşı çok ön yargılı olduğuma kanaat getirdim. Öyle az buz değil, çok. İnsanları sandığımdan daha da az seviyormuşum ve tüm inancımı kaybetmişim. Bunu iyice anladım. Lüzumsuz linç yememek için (çünkü yaparlar) her detayı, hepsini anlatmayacağım elbette ama biraz paylaşmadan durmam da mümkün değil. Uzun hafta sonu tatili verdik kendimize ve Cumadan “şehre […]

ÇİFT SAATLİLER

Bu hafta çok ilginç bir tecrübe yaşadık sevgili okur. Kedimizi alıp başka bir yere kalmaya gittik. İlk kez böyle bir şey yaptık, çok heyecanlıydık ve sanıyorum minimum zararla atlattık. Kedi konusuyla ilgilenmeyenler aşağıya doğru inip diğer konuları okuyabilirler. Öncelikle, bildiğin gibi sevgili okur, biz gidip “kedi satın almadık”. Konuya dünyanın oluşumundan başlar gibi böyle en […]